15.03.2021, 08:41 92

Din, Anlam ve Teleoloji 

Allah göklerin ve yerin nûrudur yani yerde ve gökte her bir şey Allah ile anlam kazanır. 

İman nokta-i nazarından yeryüzünde hiç bir şey anlamsız ve gayesiz değildir. Kişi gözü olduğu için görmez bilakis görmesi için gözü vardır. Ayakları olduğu için yürümez, yürümesi gerektiği için ayakları ona Rabbi tarafından verilmiştir. Akletmesi için aklı, hissetmesi için duyguları ve hakeza. Aklımız olduğu için akletmiyoruz lakin akletmemiz gerektiği için aklımız var.  Bunun felsefi dildeki karşılığı teleolojidir. Teleoloji, yaşamı ve evreni gayelerle ve hedeflerle temellendiren ve açıklayan bir düşünce biçimidir. 

Allah hem ışıktır, hem aşktır. Hayata el Vedud olanın nuruyla bakmak, karanlık zindanlarda imanın aydınlığına kavuşan insanları dahi mesrur etmektedir. İşte o dem, zindan karanlık olmaktan çıkar ve hayat farklı bir anlam kazanır. Zira ışık demek, anlam demektir. Kur’an “Allah göklerin ve yerin nûrudur.” der. (Nur: 24:35) Allah’ın yerlerin ve göklerin nuru olması yerde ve gökte her bir şeyin Allah ile anlam kazandığının delilidir. 

Karanlık, ışığın olmaması halidir. Allahsızlık anlamsızlıktır. Zira kim olduğunu, ne yapması gerektiğini, nerde olduğunu ve nereye gideceğini bilmeyen bir insan için hayat zifiri karanlıktır. Hele hele zindan, karanlık içre karanlıktır.  Lakin imanın aydınlığıyla kim olduğunu ve ne yapması gerektiğini idrak eden insan, zindanda dahi olsa mesudane bir hayat yaşar. Zira geçirdiği her dakika, saat ve ömür artık anlam kazanmıştır. Evet, Allah yerlerin ve göklerin ışığıdır yani yerde ve gökte ne varsa her şey Allah ile anlamlıdır. 

Semadaki kevkepler, denizlerdeki semekler, gökten yağan yağmur, topraktan biten çiçekler, nebatat, hayvanat ve insanlık, vuslat veya ayrılık, hayat ve dahi ölüm, her şey ama her şey anlamlıdır. Varlığın ve oluşun, mahkulatın ve mevcudatın hepsi, içinde Allah’ın kudretini, hikmetini, izzetini, ilmini ve nurunu saklar. Neyi yaşarsak yaşayalım neye bakarsak bakalım, nerde olursak olalım bunlar amaçsız ve anlamsız yani abes değildir. Allah’ın nurunu, varlıkta ve oluşta görünce insan tevekkül ve teslimiyet ile Rabbi’ne rücu eder. 

Evet, yerde ve gökte ne varsa herşey anlamlıdır. Zira anlam, hayatın merkezindedir. İnsan, anlamak için dinler, anlaşılmak için konuşur. Hayatı anlamak ve anlaşılmak için yaşarız. Anlamsızlık karanlıkta kalmak, anlaşılmazlık ise karanlıkta bırakmaktır. O halde kulluk, Rabbini anlayan insanın anlamlı yaşayacağına dair Rabbine söz vermesidir. Hangi koşulda olursa olsun, nerde olursa olsun ve ne yaşarsa yaşasın tecrübe ettiği bu şeylerin bir anlamı olduğu idrakiyle yaşayan bir insanı  hangi aci, ızdırap, çile sarsabilir ve dahi hangi imkan, varlık, zenginlik ve makam şımartabilir? 

Neye bakıyorsak, onu bir ayet gibi değerlendirmek, karşımıza çıkan insanlara okunması gereken kitap nazarıyla yaklaşmak, tecrübe ettiğimiz musibetleri imtihan tasavvuruyla değerlendirmek, bu hayata Rabbe kul olmak için geldiğimizi hatırlayarak yaşamak nerde olursak olalım içinde bulunduğumuz halin ve ahvalin bir anlamı olduğunu düşünmek hayatı karanlık ve kasavet olmaktan çıkaracaktır.  

Rabbimiz ne güzel der : “Allah’tır iman edenlerin velisi: onları (kalp gözünü kör eden) karanlıklardan (iç) aydınlığ(ın)a çıkarır. Küfreden kimselerin velileri ise putlaştırılmış azgınlardır: onları aydınlıktan çıkarıp karanlıklara iterler. İşte onlar ateş ashabıdırlar, onlar orada kalıcıdırlar.” (Bakara:2:257) 

Selam ve dua ile
Yorumlar (0)
sanalbasin.com üyesidir
18
açık
Namaz Vakti 16 Nisan 2024
İmsak 04:31
Güneş 05:56
Öğle 12:43
İkindi 16:24
Akşam 19:21
Yatsı 20:41
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Whatsap İhbar Hattı