Beklentiler hep yüksek sonuç hep cılız

Brüksel’deki NATO Zirvesi’nde gerçekleşecek görüşmede, Türkiye ve ABD arasında bir süredir tartışma konusu olan S-400, Doğu Akdeniz, Kıbrıs, ABD’nin terör örgütü YPG’ye desteği gibi konuların gündeme gelmesi bekleniyor. Haftalar öncesinden ABD’ye karşı bir meydan okuma gibi lanse edilen görüşmede ABD’ye verilecek tepkinin yine her zamanki gibi cılız kalacağı öngörülüyor.

Türkiye’nin hava sahasını korumak için Rusya’dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemleri konusunda ABD’nin rahatsızlığı devam ediyor. Türkiye’nin uzun yıllar ısrarlı taleplerine rağmen patriot hava savunma sistemini Türkiye’ye satmayan ABD yönetimi, Türkiye’nin S-400’leri kullanmasını da istemiyor. Türkiye’ye karşı CAATSA yaptırımlarını devreye sokarak büyük bir hadsizlik örneği sergileyen ABD, açık bir şekilde Türkiye’ye hiçbir hava savunma sistemi kurmamasını, topraklarının işgale ve saldırılara açık halde durmasını istiyor. Erdoğan- Biden görüşmesinde S-400 krizinin gündeme gelmesi beklenirken ABD’nin bu konuda geri adım atacağına dair hiçbir olumlu işaret görünmüyor. 

Türkiye’nin 1984’den bu yana amansız bir mücadele verdiği PKK terör örgütünün Suriye’deki uzantısı olan YPG terör örgütü, ABD tarafından finanse edilerek her geçen gün daha da güçlendiriliyor. DAEŞ’le mücadele kılıfına sokarak, YPG’li teröristleri tonlarca ağır silahlarla donatan ABD, adeta Türkiye’nin kuyusunu kazmaya devam ediyor. YPG’nin PKK ile eşdeğer olmadığını savunan ABD yönetimi, YPG terörünü hem Türkiye’ye karşı bir tehdit oluşturmak hem de Suriye’deki iç savaşı daha da körüklemek için bir maşa olarak kullanıyor. 

ABD’nin Türkiye’yi köşeye sıkıştırmaya çalıştığı bir diğer saha ise Doğu Akdeniz. Seçim sürecinde Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’deki kışkırtıcı hamlelerini desteklediği açıklamalarla hatırlanan ABD Başkanı Joe Biden, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki meşru girişimlerini engellemeye çalışıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kıbrıs Barış Harekâtı’nın yıldönümü olan 20 Temmuz’da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni (KKTC) ziyaret etmesi ve Geçitkale’de insansız hava araçları üssü açması planlanmıştı.
Eline geçen her fırsatta Türkiye’nin kuyusunu kazmaya çalışan sözde müttefik Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) yeni başkanı Joe Biden ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yapacağı görüşme haftalardır merakla bekleniyordu. Bir aydır sürdürülen ön hazırlıkların ardından bugün Belçika’nın başkenti Brüksel’deki NATO Zirvesi’nde gerçekleşecek olan Erdoğan- Biden görüşmesinde, sıcak gündemler masaya yatırılacak. ABD hükümeti, Türkiye’nin milli güvenliğini tehdit eden birçok konuda ısrarcı baskılarını sürdürürken S-400 krizi, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’taki son gelişmeler, ABD’nin YPG terör örgütüne verdiği destek, iki liderin görüşmesinde öne çıkabilecek başlıklar olarak ön görülüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Biden’ın yüz yüze görüşmesi için haftalar öncesinden hazırlıklar yapıldı. Bu kapsamda ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy Sherman, 27-28 ve 29 Mayıs tarihlerinde Türkiye’yi ziyaret etmişti. Bu ziyaret Biden yönetiminden Türkiye’ye yapılan en üst düzey ziyaret olarak kayıtlara geçmişti. Biden-Erdoğan görüşmesine dair ön hazırlık şeklinde değerlendirilen ziyarette Sherman’ın Türkiye’ye yönelik küstah tavırları ve söylemleri tepki çekmişti.

Bugüne dek Türkiye cumhurbaşkanlarının ve başbakanların Amerikan başkanlarıyla görüşmelerine hep yüksek bir değer atfedildi. Bu görüşmeler medya tarafından haftalar öncesinden ABD’ye karşı bir meydan okuma gibi lanse edilse de görüşmelerde Türk yöneticiler tarafından verilen tepkiler hep cılız kaldı. Bugüne dek ABD, Türkiye’yi baskı altına alma ve bir müstemleke devlet gibi davranma âdetinden hiç vazgeçmedi. AKP hükümetinin yöneticileri her ne kadar iç kamuoyunu tahrik edebilmek adına medyatik söylemlere sığınsa da, ABD başkanları ile görüşmelerinde hep cılız bir tavır sergilediler.