Rusya ve Ukrayna arasında süregelen savaş nedeniyle bu ülkelerden enerji temin eden ülkelerde bir enerji sıkıntısı yaşanıyor. Türkiye de önlem olarak diğer ülkeler gibi enerji maliyet artışlarına karşı önlemler aldı. Bu önlemlerden biri de AUF ( Azami Uzlaştırma Fiyat mekanizması) oldu.
2022 yılının Nisan ayında uygulanmaya başlanan AUF, Ekim ayından itibaren 6 ay daha uzatıldı. Bu sistemin devreye alınması ile birlikte enerji arzında azalma olmaması hedeflenmişti. EPDK bu kararın arkasında yatan nedenleri kamuoyu ile paylaşmıştı. AUF uygulaması başladığı tarihten öncesinde kaynak bazlı destekleme programı gereği piyasa şartlarında yapılmış ikili anlaşmalar muaf tutulmuştu. Enerji şirketlerinin belirttiğine göre bu anlaşmalar sabit fiyat garantisi ile sunulan enerjinin maliyet artışlarından etkilenmemesine olanak tanıyordu ve tüketiciyi koruyacaktı. Bu nedenler göz önüne alınarak ikili anlaşmalara dokunulmadı. Ancak piyasa işletmecisi olan EPİAŞ’ a sunmaları gerekiyordu.

Muafiyet kapsamına dahil edilmesi gereken ve istenen belgelerin ibraz edilmesine rağmen muafiyet kapsamına alınmayan bir şirket EPDK’nın haksız AUF uygulamasına itiraz etmiş ve konuyu mahkemeye taşımıştı. Mahkeme EPDK’nın AUF uygulamasını hukuka aykırı bularak yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Dün çıkan haberlerden sonra EPDK tarafından bir basın açıklaması geldi.Bilindiği üzere özellikle son aylarda uluslararası piyasalarda yaşanan olağanüstü maliyet artışlarının ülkemizde arz güvenliğini sekteye uğratmaması ve tüketicilerimizin de bu maliyet artışlarından korunması için Azami Uzlaştırma Fiyat (AUF) mekanizması kurumumuz tarafından uygulamaya alınmıştır.
Geçici süre ile uygulanacak bu mekanizma pek çok Avrupa ülkesi tarafından da devreye alınmaktadır. 1 Nisan 2022 tarihinden itibaren uygulanan ve Ekim ayında 6 ay için daha uzatılan AUF mekanizmasının da katkısı ile hiçbir santral kapatılmamış, enerji arz güvenliğimiz sekteye uğramamıştır.
Kurumumuz bu süreçte fiyat hareketlerini titizlikle takip etmekte, AUF kapsamında gerekli müdahaleler ivedilikle yapılmaktadır. Sabit fiyatlı olan ve tüketicileri koruduğu için AUF kapsamına alınmayan ikili anlaşmalar da EPİAŞ’a sunularak güvence altına alınmıştır.
Perşembe günü yapılan toplantıda kurulumuz; bu anlaşmalar kapsamında sehven ya da kasıtlı olarak EPİAŞ’a yapılan gerçek dışı bildirimler sebebi ile 40 şirket hakkında idari soruşturma açılmasına ve 10 milyar 208 milyon 222 bin 680 TL’nin geri ödenmesine karar vermiştir. Faiziyle birlikte 11 milyar TL’yi aşan bu meblağ AUF mekanizmasının doğası gereği maliyet düşüşü olarak doğrudan tüketicilerimizin faturasına yansıtılacaktır.
İlgili şirketlere geri ödeme talimatı Cuma günü “kayıtlı elektronik posta” (KEP) yoluyla iletilmiştir. Söz konusu şirketlerle ilgili idari soruşturma da kurumumuz tarafından titizlikle yürütülecektir. Bu süreçte kamuoyunu yanıltıcı açıklamalardan kaçınılmalıdır.Sektörümüzde faaliyet gösteren bütün şirketlerin Türkiye’nin enerji güvenliği için büyük önem taşıyan ve tüketicilerimizin maliyet yükünü hafifleten AUF ile ilgili gereken hassasiyeti göstermesi önceliğimizdir. Aksi uygulamalara kurumumuzun hiçbir surette izin vermeyeceği unutulmamalıdır.
Mahkemenin haksız bulduğu bu uygulamaya rağmen, EPDK’nın kararında ısrarcı olması kafalarda soru işaretleri oluşturdu.