Evren Devrim Zelyut: Dolar kaçıyor, yükseliyor! AKP göz ardı ediyor

Evren Devrim Zelyut, AKP'nin ekonomi modelinin çöktüğünü ifade ederek FED'in devam edeceği söylenen faiz artırımlarının doları yükselttiğini ve AKP tarafından göz ardı edildiğini belirtti.

EKONOMİ 30.08.2022, 10:20
3
Evren Devrim Zelyut: Dolar kaçıyor, yükseliyor! AKP göz ardı ediyor
Ekonomi yazarı ve finans uzmanı Evren Devrim Zelyut, Türkiye'nin üretim yapmak için ihtiyaç duyduğu hammaddeyi bile dışarıdan ithal etmesinin dış ticaret açığını daha da yükselttiğini söyledi. AKP'nin ekonomi modelinin ise çöktüğünü ifade eden Zelyut, FED'in devam edeceği söylenen faiz artırımlarının dolar kurunu yükseltici etkisinin de hükümet tarafından göz ardı edildiğini belirtti. 
Zelyut şöyle dedi:
Evren Devrim Zelyut'un Yeniçağ gazetesindeki köşe yazısının tamamı şöyle:
"AKP, 2008 sonrası halkın gönlünü nasıl kazanmıştı? FED'in krizde bastığı paralar Türkiye'ye de girip kuru düşürünce 1990'larda ağır enflasyon altında ezilen vatandaş düşen enflasyonla nefes almıştı. Kerameti AKP'de sanan seçmen AKP'yi baş tacı yapmıştı. Ancak o sermaye hareketleri 2013'den beri tersine döndü. Uzun süredir dolar kaçıyor, kur yükseliyor, dış girdi bağı olduğu için enflasyon yükseliyor. (...) Körfez sermayesi ile fırtınanın gözünde rahatız ama o akış bitince ekonomi sallanmaya başlayacak, sonbahar ve kış, kurun ve enflasyonun halkı yıprattığı bir dönem olacak."
Dün TÜİK, Dış Ticaret İstatistikleri, Temmuz 2022 raporunu yayımladı. Buna göre, Ocak-Temmuz döneminde ihracat %19,1, ithalat %40,7 arttı. Verilen açığa baktığımızda ise, Ocak-Temmuz döneminde dış ticaret açığı %143,7 artarak 25 milyar 510 milyon dolardan, 62 milyar 177 milyon dolara yükseldi.
Buradan çıkan sonuç, AKP ekonomi modelinin sürekli söylediğimiz üzere üretmek için dışarıya muhtaç olduğu, dış girdi aldıkça da kasadaki parayı Almana, Çinliye, Hintliye kaptırdığıdır.
Bu dediğimizi rakamlar da teyit etmektedir. Toplam ithalatın sadece %7,6'sı tüketim malı. Geriye kalan kısmı ham madde ve sermaye malları. Yani üretmek için gerekli girdiler…
İhracata bakıyoruz, içindeki yüksek teknoloji içeren ürünlerin payı ise %2,8 yani para getirecek, yükte hafif pahada ağır mal üretimi neredeyse yok! Neden yok? Suriyeli, Afgan işçiye dayanıp üretim yaparsan olacağı budur. Teknik liseler, fen liseleri açmazsan olacağı budur. Sanayiye kaliteli, iyi eğitimli işgücü girmeden Türkiye dolar kıtlığını aşamaz. Bu da AKP kafası ile olmaz. Çünkü AKP eğitimde reform yaparak öğrenci kalitesini artırmaz. Zira artarsa o kesim uyandığı için AKP'ye oy vermez.
Burada bir eleştiri de patronlara: Siz Suriyeli, Afgan çalıştırıp personel maliyetinden kâr ettik zannettiniz ama kısa vadede kazanırken uzun vadede şirketinizin geleceğini riske attınız. Verimlilik, teknoloji, AR-GE düşünmediniz, sürekli parayı nereden kısalım da kâr edelim dediniz, ya da AKP'ye hiç sormadınız, neden teknik lise açmıyorsun, neden eğitim reformu yapmıyorsun, bu sadece AKP'nin günahı değil, mevcut sisteme uyarak, sanayi ve ticaret odalarının da, onları alkışlayarak aslında siz de bu sonu hazırladınız.
Bu kafa mevcut oldukça Türkiye rezerv biriktiremez. Rezerv birikmeyince de biz burada bozuk plak gibi aynı şeyi tekrar ederiz: Dolar yükselmeye devam edecek.
Verilen dış ticaret açığına bakarsak Rusya ve Körfez Bölgesi'nden gelen yardımları da aşıyor. Zaten taşıma suyla değirmenin dönmeyeceğini atalarımız da söylemiş.
O zaman üzerimize yaklaşan, AKP ekonomi modeline bağlı bir ödemeler dengesi krizinden bahsedebiliriz. Bunun üzerine bir de dış alemden gelen etkilere de bakmak gerekir.
Rusya- Ukrayna savaşı en çok Avrupa ekonomisini vuracak. Enerji kıtlığına karşı Avrupa'nın kışı nasıl geçireceği, evleri nasıl ısıtıp, fabrikaları nasıl çalıştıracağına dair kara haberleri mutlaka görmüşsünüzdür. Bu noktada AKP ekonomi kurmayları enerji sıkıntısı bizi bağlamaz diyerek yine sığ bir bakış açısı ortaya koymuşlardır.
Evet Türkiye, Ruslardan doğal gaz bulur ama Alman sanayisi elektrik için gaz bulabilecek mi? Hadi buldu diyelim, an itibari ile 2023 teslimatlı Alman elektrik fiyatı günlük yüzde 6,6 artışla megavat saat başına 1.050 Euro'ya yükseldi. Yılbaşında 120 Euro olan bir maliyetten bahsediyoruz. Dolayısıyla Türkiye'nin ithalat ve ihracatta en büyük ortakları olan Avrupa'da yaşanan maliyet artışlarının Türk sanayisine hayırlı bir şekilde yansımayacağı kesin gibidir. Bu işin sonunda karşılaşacağımız maliyet ise enflasyon ve ihracat daralması olacaktır.
AKP ekonomi yönetiminin ikinci sığ bakış açısı ise ABD Merkez Bankası FED'in yapacağı operasyonlar hakkındadır. Biliyorsunuz Nebati, FED faiz artırımları için bizi ilgilendirmez demişti. Ancak o lafından sonra kur 18'i de devirdi.
Geçtiğimiz hafta ABD'nin Jackson Hole kasabasında toplanan FED kurmayları para politikasını konuştu. Bu toplantıdan çıkan ana sonuç FED'in enflasyonu düşürmek için büyüme ve istihdamı belli bir süre feda edebileceği olmuştur. Yani durgunluğu göze alarak FED enflasyonu düşürmek için faiz artırımlarına ve bastığı parayı her ay 95 milyar dolar olarak çekeceğini işaret etmiştir.
Peki FED'in faiz artırımlarında agresif olacağı ve fiziki olarak doları azaltması Türkiye'de kuru etkilemez mi? Elbette etkiliyor! Ancak bunu AKP ekonomi yönetimi görmezden geliyor, onlar Körfez'den gelecek sermayeye umutlarını bağlamış durumdalar…
Ancak doların patronu FED, küresel dolar akışını böyle belirlerse elin doları ile bu dalgaya ne kadar direnebilirsiniz?
AKP 2008 sonrası halkın gönlünü nasıl kazanmıştı? FED'in krizde bastığı paralar Türkiye'ye de girip kuru düşürünce 1990'larda ağır enflasyon altında ezilen vatandaş düşen enflasyonla nefes almıştı. Kerameti AKP'de sanan seçmen AKP'yi baş tacı yapmıştı. Ancak o sermaye hareketleri 2013'den beri tersine döndü. Uzun süredir dolar kaçıyor, kur yükseliyor, dış girdi bağı olduğu için enflasyon yükseliyor. İşte şimdi Türkiye üzerine dışarıdan bir taraftan enerji fırtınası, diğer taraftan FED politikaları ile oluşan dolar kıtlığı fırtınası yaklaşıyor.
Bir fırtına döne döne gelir, önce kenarları vurur, Türkiye'ye kenarları vurdu ve kuru 18 üzerine attı. Daha sonra ortasında bir delik olur, ona fırtına gözü derler, orada sert rüzgârlar ve yağış kesilir, şimdi Körfez sermayesi ile fırtınanın gözünde rahatız ama o akış bitince ekonomi sallanmaya başlayacak, sonbahar ve kış, kurun ve enflasyonun halkı yıprattığı bir dönem olacak.
AKP fırtına ile geldi, fırtına ekti, kasırga biçecek, sert rüzgârlarla gelen, yine sert rüzgârlar eşliğinde tarihin çöplüğüne gidecek….

Yorumlar (0)
sanalbasin.com üyesidir
18
açık
Namaz Vakti 24 Nisan 2024
İmsak 04:18
Güneş 05:46
Öğle 12:42
İkindi 16:25
Akşam 19:28
Yatsı 20:50
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Whatsap İhbar Hattı