Filistin, Mursi’nin gayretlerini unutmayacak

Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, yaptığı icraatlarla, Siyonist İsrail’in Ortadoğu’daki fitne planlarının önündeki en büyük engel oluvermişti. Zalim İsrail, Gazze’ye istediği gibi saldıramıyor, Filistinlilere saldırmaya her teşebbüs ettiğinde Filistin direnişine arka çıkan Mısır Cumhurbaşkanı Mursi’yi karşısında buluyordu. Artık Mısır’ın başında İsrail’in her emrine baş üstüne diyen bir devlet adamı yoktu. Mursi’nin Filistin konusundaki dirayetli siyaseti, Siyonistleri çılgına çeviriyordu. İsrail, kaleyi içeriden ele geçirme planını devreye soktu. Mısır ordusunu tüm teçhizatıyla elinde bulunduran Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı Abdulfettah El Sisi’yle işbirliği yaparak Mursi’ye karşı askeri darbeyi gerçekleştirdi.
2012 seçimleriyle işbaşına geldiğinde diktatörlerin enkaza çevirdiği bir ülke devralan Mursi, Mısır halkının kronikleşmiş sorunlarını çözmek için gecesini gündüzüne katıp çalışmalar yürütürken İsrail ise bütün planlarını Müslüman Kardeşler hükümetini devirmek üzerine kuruyordu. İhvan-ı Müslimin, kuruluş ilkeleri itibarıyla Filistin direnişine destek veren, Siyonist işgalden arındırılmış özgür Kudüs ideali için çalışan bir İslami hareketti. İhvan’ın kurucu lideri merhum Hasan el Benna, İsrail’in Siyonizm ideolojisine şiddetle karşı çıkan bir liderdi. Hatta İhvan Hareketi’ne bağlı birçok mücahidi Filistin direnişine destek vermek üzere İsrail’e karşı savaşmaya gönderdiği de bilinmekteydi. İhvan’ın bir asra yakın süredir devam eden mücadele geçmişinde Filistin mücadelesi çok özel bir konumda yer almıştı. Muhammed Mursi de cumhurbaşkanlığı süresince İhvan’ın ilkelerine sadık kalarak Filistin mücadelesini yücelten icraatlarını sürdürdü.

Muhammed Mursi’nin cumhurbaşkanlığının henüz ilk aylarıydı. 14 Kasım 2012 tarihinde Siyonist İsrail, Gazze’ye “Bulut Sütunu” adını verdiği bir terör saldırısı başlattı. Mısır diktatörleri döneminde Gazze’yi istediği gibi bombalayan İsrail, bu kez sert kayaya çarpmıştı. Siyonistler, Gazze’de önceki saldırılarına nispeten çok daha zor bir direnişle karşılaştı. İsrail’in karşısında bu kez Gazze’nin onurunu savunan bir Mısır Cumhurbaşkanı vardı. Mursi, mazlum Filistinlilere yardım etmek için ilk iş olarak Mısır Başbakanı Hişam Kandil’i Gazze’ye gönderdi. Gazze’ye bombalar yağdığı bir dönemde bu çok kritik ve hayati bir karardı. Zira Mısır’ın devlet nezdinde Filistin mücadelesine verdiği desteğin en açık göstergesiydi. Mursi, Gazze’nin can damarı ve dünyaya açılan kapısı olarak bilinen Refah Sınır Kapısı’nı açık tutarak Gazzelilerin Mısır’a rahatça girip çıkmalarına insani ihtiyaçlarını gidermelerine yardımcı oldu. Mursi’nin Bulut Sütunu Operasyonu’nda Gazze direnişine verdiği destek Siyonistleri çok kızdırmıştı. İsrailli teröristler bütün imkânlarını kullanarak Mısır Cumhurbaşkanı Mursi’nin devrilmesi için çalışmalarını daha da hızlandırdılar.

Şehit Muhammed Mursi’nin cumhurbaşkanlığı döneminde kendisini ziyarete gelen Gazzeli bir heyetle arasında geçen diyalog, onun Gazzeli Müslüman kardeşlerinin sıkıntılarının çözme konusunda ne kadar yüksek bir duyarlılığa sahip olduğunu ispat ediyordu. Gazzeli heyeti temsilen konuşan Filistinli, “Efendim, Gazzeli kardeşleriniz gıdaya muhtaç, İsrail çevremizi kuşatmış durumda abluka altındayız, Gazze’de ciddi anlamda buğdaya ihtiyacımız var” sözlerine karşılık olarak Mursi, muhataplarına şu vicdanlı cevabı vermişti: “Merak etmeyin kardeşim, biz iktidarda olduğumuz sürece Kahire ne kadar doyarsa Gazze de o kadar doyacak. Mısır halkı buğdaylarını zulüm altındaki Gazzeli Müslüman kardeşleriyle paylaşmaya hazırdır.” Mursi, bu sözün gereğini fazlasıyla yerine getirdi, cumhurbaşkanlığı makamında oturduğu sürece Gazze’yi adeta Mısır’ın bir toprağı gibi gördü, Müslüman kardeşlerine maddi ve manevi desteğini hiçbir zaman esirgemedi.

Mısır’da binlerce Müslüman’ın katledildiği askeri darbe sürecinde, İsrail’de yayın yapan bir haber sitesi Siyonist çetebaşı gayrimeşru İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kabinesindeki bakanlara, Mısır’daki darbeye ilişkin sessiz kalmaları ve hiçbir konuda yorum yapmamaları yönünde talimat verdiğini yazdı. Ortadoğu’nun kan emicisi İsrail’in başbakanı Netanyahu’nun bu tavrı Siyonist İsrail’in Mısır’daki darbenin destekleyicisi olduğu gerçeğini adeta ispatlamış oluyordu.