İlahiyatçı Ramazan Kayan: Her afet, bir ayettir

Müslümanlara uyarıcı ve rahmet vesilesi olarak bahşedilen Ramazan-ı Şerif’e ilişkin sorularımızı yanıtlayan ilahiyatçı yazar Ramazan Kayan, Millî Gazete’ye özel açıklamalarda bulundu.

GÜNDEM 29.03.2023, 04:35 29.03.2023, 10:07
1
İlahiyatçı Ramazan Kayan: Her afet, bir ayettir

Mübarek Ramazan-ı Şerif’le ilgili röportajımızda deprem imtihanından itikâfın önemine kadar birçok konuyu değerlendiren Ramazan Kayan, “Her afet, bir ayettir. Rabbimiz (C.C.) bizleri Kur’an-ı Kerim’deki ayetleriyle uyarır. Bu deprem de bizi sarsıp bizi uyarmıştır. Hakk’a (C.C.) yönelmek için deprem, mübarek üç aylar ve Ramazan-ı Şerif bize uyarıcı vesilelerdir” dedi.

Mübarek Ramazan-ı Şerif, kalplerimize ve hanelerimize bütün bereketiyle ve nuruyla geldi. Yaşadığımız en soğuk, en hüzünlü senede Ramazan-ı Şerif’e kavuştuk. Yaşadığımız felaketlerden sonra Ramazan ayının kurtuluşa, feraha vesile olması için her iftar sofralarında, sahur sofralarında dualar ediyoruz. Müslümanlara uyarıcı ve rahmet vesilesi olarak bahşedilen Ramazan-ı Şerif’e ilişkin sorularımızı yanıtlayan ilahiyatçı yazar Ramazan Kayan, Millî Gazete’ye özel açıklamalarda bulundu. Deprem imtihanından itikâfın önemine kadar birçok konuyu değerlendiren Ramazan Kayan, Filistinli Müslümanların ‘intifada’ ruhunu nereden aldıklarını ifade etti.

Hocam mübarek üç aylarda, Ramazan-ı Şerif’ten önce yaşadığımız deprem afetini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Deprem bölgesine de üç defa gitmek nasip oldu. Depremin meydana geldiği gün de biz umreden dönmüştük ve ben o gün bölgeye defalarca gitmek için kendi kendime bir karar aldım. Safa ve Merve Tepeleri arasında yaptığımız yürüyüşün benzerini İstanbul ve deprem bölgesinin arasında da yapmamız gerekir diye düşündüm. Deprem bölgesinde biraz gezince insanın ne kadar acil olduğunu, ne kadar çaresiz olduğunu anlayabilirsiniz. Allah’ın (C.C.) iradesinin karşısında bu çaresizliği anlayabilen o zaman tek sığınacak kapının adresini öğreniyor. O yüzden musibetlerden ders alanlar doğru yola yaklaşır, Yüce Rabbimize (C.C.) yönelir. Mübarek üç aylar, Allah’a (C.C.) yakınlaşmamız için bir fırsatken bir de böyle bir deprem hadisesinin meydana gelmiş olması da bunu kamçılamıştır. Her afet, bir ayettir. Rabbimiz (C.C.) bizleri Kur’an-ı Kerim’deki ayetleriyle uyarır. Bu deprem de bizi sarsıp bizi uyarmıştır. Hakk’a (C.C.) yönelmek için deprem, mübarek üç aylar ve Ramazan-ı Şerif bize uyarıcı vesilelerdir.

Hocam uyarma, uyarı konusunu biraz daha açmak istiyorum. Ramazan’ın paylaşma, halden anlama ve daha birçok mesajı var ama biliyoruz ki Ramazan-ı Şerif, bize bir şeyleri hatırlatmak için de var. Her sene mübarek Ramazan’ın bize hatırlattığı şey nedir?
Son dönemde Allah (C.C.) ve ahiret gündemimizden giderek uzaklaştı. Bize Allah’ı (C.C.) hatırlatacak, ahireti çağrıştıracak vesileler hayatımızdan soyutlanmaya başladı. O yüzden hayatımızın içerisindeki gizli-açık mesajları değerlendirmemiz lazım. Şûra Sûresi 30’uncu ayet-i kerimede şöyle buyuruluyor: “Başınıza gelen her musibet kendi ellerinizle işlediklerinizden dolayıdır.” Deprem başımıza gelmiş bir musibet evet ama biz buradan ders aldık mı? Hata ve kusurlarımızın vesilesi olarak hayatımız boyunca bizi madden ve manen sarsan birçok deprem oluyor. Ama tüm hatırlatıcılar, tüm uyarıcılar ve tüm sarsıntılar şiddetlidir, acı gerçeklerdir diye bir şey yok. Ramazan da her yıl kalplerimize, hanelerimize ve tüm İslam coğrafyasına bir rahmet iklimi olarak geliyor. Ramazan, sosyal hayatta paylaşmayı ve empati yapmayı bize hatırlatıyor. Ramazan, aile hayatımızda bereketi, muhabbeti hatırlatıyor. Ramazan, bize de ahireti hatırlatıyor. Ders almak, hatırlamak noktasında zorlandığımız bir dönemde Ramazan-ı Şerif’i büyük vesile olarak görmemiz gerek.

Hocam Ramazan-ı Şerif’i ele almışken Kadir Gecesi ve “itikâf” ibadetini de konuşmak istiyorum. Müslümanlar olarak itikâf fırsatını nasıl değerlendirmemiz lazım?
Maalesef Türkiyeli Müslümanların unuttukları ibadetlerden birisi de itikâf. İslam coğrafyasını gezdiğimizde, farklı Müslüman beldelerinde itikâf için farklı bir özen olduğunu görüyoruz. Fakat halen Türkiye’de ciddi bir eksiklik var. Özellikle Filistinli Müslümanların itikâf konusunda çok titiz davrandıklarını söyleyebiliriz. İslam bize inzivaya çekilmeyi önermiyor. Hani evden, sosyal hayattan uzaklaş, bir yerlerde kendini her şeye karşı izole et gibi bir şey İslam’da önerilmiyor. Toplumun içerisinde, halk ile birlikte olmak gerek. Ancak Ramazan’ın Müslümanlar için farklı bir anlamı var. Müslümanlar, İslam beldeleri Ramazan’da ahiret için bir kampa girer. Öyleyse bu Ramazan kampının zirvesi itikâftır. Ruhi terbiye, kalbi terbiye için en güzel program itikâftır. İtikâfta geçirdiğimiz her dakika Allah’a (C.C.) adanmış özel saatlerdir. Ramazan’da “Rabbanileşmek” için en büyük fırsat itikâftır. Rabbanileşmek hayatın merkezine Allah’ın (C.C.) rızasını koymaktır.

Hocam, “Filistinli Müslümanların itikâf konusunda çok titiz” dediniz az önce. Son olarak Filistinli Müslümanların itikâf hassasiyetini de dinleyelim sizden.
Yılar öncesinde Kudüs’ü Mescid-i Aksa’yı bir Ramazan-ı Şerif’te ziyarete gitmiştik. Mescid-i Aksa’nın içinde namaz kılacak bir yer bulamamıştık. Bazı insanlar uzanıyor, bazıları ders yapıyor, bazıları namaz kılıyor, bazıları tespih çekiyor vs. Anladık ki Mescid-i Aksa’nın içindeki o kalabalığın hepsi itikâfta. Erkekler Mescid-i Aksa’da itikâfa girmişler, hanımlar ve çocuklar da Kubbet’üs-Sahra’da itikâfa girmişler.  Yıl içerisinde de Filistinliler bu itikâfa devam ediyorlarmış. Yahudilerin Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırılarına karşı koymak için bir nöbet sistemi kurmuşlar. Eğer saldırı olursa itikâf, intifadaya dönüşüyor. Bu da bize intifada ruhunun nereden geldiğini göstermiş oluyor. Aynı şekilde Mekke ve Medine’de de itikâf için ciddi hassasiyet olduğunu gördüm. İtikâf döneminde Kâbe’de namaz kılacak bir aralık bulmak bile çok zor olabiliyor.
 

Yorumlar (0)
sanalbasin.com üyesidir
18
açık
Namaz Vakti 19 Mart 2024
İmsak 05:17
Güneş 06:37
Öğle 12:51
İkindi 16:16
Akşam 18:56
Yatsı 20:11
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Whatsap İhbar Hattı