Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Hatay ve Malatya’da gerçekleşen depremlerle 10 ilde binlerce bina yıkıldı, yüzlerce bina da ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldi. İktidar, yıkılan binaların yerine kısa bir sürede yeni binaların yapılacağını belirtiyor. Yapılacak binalara ilişkin düzenlemelerin de önemli olduğunu ifade eden şehir ve bölge plancısı Nihat Yıldız, yapılacak binalara ilişkin olarak açıklamalarda bulundu.
Yeniden yapılacak binalarda bitiş süresinden ziyade hangi plan ve proje ile yapılacağının önemli olduğunu belirten Yıldız, deprem bölgesindeki inşaatlara ilişkin Resmi Gazete’de yayınlanan düzenlemeye dikkat çekerek, “Biz planlama yaparken ilk önce gerekli halihazır haritaları çıkarır, jeolojik etütleri yaparız. 25 tane kurumdan görüş alır ona göre planlamayı şekillendiririz ama en son yapılan Resmi Gazete’deki değişiklikle buralarda askı süreleri ve kurum görüşleri dikkate alınmadan planlama yapılacağı söylendi. Avan projelere göre planlama yapılacağı söylendi. Bu süreçlerin sağlıklı şekilde işletilerek yapılan bir planlama daha doğru olacaktır.” dedi.
Yapılacak binaların özellikle zeminlerinde birtakım tarama ve çalışmaların yapılmasının önemli olduğunu ifade eden Yıldız, çalışma sonuçlarına göre projelerin düzenlenmesinin gerekli olduğunu belirterek, “Yapılacak yeni binaların özellikle zemin açısından, zemin dirençlerini ölçmek için burada imar planına esas jeolojik ve jeoteknik etütlerin yapılması gerekiyor. Buradan çıkan sonuçlara göre, arazinin direncine göre kat yükseklikleri ve yapı öncesinde araziye ne gibi sağlıklaştırma ve iyileştirmelerin yapılacağı kararlaştırılarak kat yükseklikleri belirlenmeli. Nereye yapılacağı konusu mevcutta yıkılan binaların bulunduğu parseller öcü parseller değil. Bu alanlarda sağlıklı zemin iyileştirmesi yapılırsa bu parsellere yeniden binalar yapılmasında sakınca yok.” ifadelerini kullandı.
Yapılacak binalarda zemine göre kat yüksekliğinin belirlenmesi gerektiğine dikkat çeken Yıldız, bir daha yaşanabilecek depremlere karşı da önlemlerin alınmasının önemli olduğunu ifade ederek, “Burada özellikle kamu binalarında daha sağlıklı ve daha sağlam olması beklenir ki herhangi bir durumda bu alanlar toplanma alanı olabilsin. Bu amaçla hastaneler, kapalı spor salonları, camiler, okullar, belediyenin hizmet sunduğu binalar sismik izolatörü sistem yapılarak yapılırsa depremde buralar daha sağlam kalacak ve daha sonraki durumlarda buralar toplanma alanı olabilir. Bu sistem ile yapıları daha sağlıklı kullanabiliriz.” dedi.
Yeniden yapılacak binalara ilişkin olarak Toplu Konut İdaresi tarafından sadece konutlara ilişkin ihaleye çıkıldığını ifade eden Yıldız, sadece konut yapılarak kentleşmenin mümkün olmadığını belirtti. Yıldız, “Bir kent sadece barınma ihtiyacından ibaret değildir. Burada sağlık tesis alanları, eğitim tesis alanları, sosyal kültürel donatılar ve cami alanları da yapılmalı. Bunların birbirleri ile olan ilişkileri de planlanmalı. Ulaşım olarak sadece taşıt değil bisiklet ve yayanın da öngörülmesi gerekiyor. Planlama yapılırken bu donatıların birbirlerine bağlanması gerekiyor. Kentte bunlar olmadan sadece konut yaparak bir kent oluşturamayız. Eğimli alanlarda topoğrafya mutlaka dikkate alınmalı. Eğime dik değil, paralel olan yollar yapılmalı. Bu yollardan cephe alan konutlar projelendirilmelidir.” ifadelerini kullandı.