Süt üreticileri, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin "Yem fiyatının artış sebebi süt fiyatı" açıklamasının ardından Ulusal Süt Konseyi’nin son yaptığı toplantıda 7,5 lira olan süt fiyatını artırmamasına tepki gösterdi. Üreticiler, "Çiftçi bu kadar bezdirilir mi? Zarar zarar nereye kadar?" derken Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, Nebati’nin açıklamalarını ‘akıl dışı’ olarak nitelendirerek, süt fiyatlarının arttırılmaması durumunda daha fazla hayvanın kesime gönderileceğine dikkat çekti. Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkanı Tevfik Keskin ise “Tarım ve Orman Bakanlığı konseyle beraber adaleti tesisi etmiş, doğru karar alınmıştır” dedi.
Süt üreticilerinin, süt fiyatlarında artış yapılması yönündeki talepleri karşılık bulmadı. Ulusal Süt Konseyi, 15 Eylül’de yaptığı toplantıda; 7 lira 50 kuruş olan süt fiyatını artırmadı. Toplantıda alınan karara göre, nakliye ücreti gibi birtakım masrafları sanayici tarafından karşılanacak.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati de geçen haziran ayında Adana’da sektör temsilcileriyle yaptığı bir toplantıda süt fiyatları artırıldığında yem fiyatlarının da arttığını gerekçe göstererek, süt fiyatlarında bir artışa gidilmeyeceğini söylemişti.

Süt üreticileri, süt fiyatının artırılmamasına tepki gösterdi. ANKA Haber Ajansı’na konuşan üretici İzmirli Mehmet Kani, “35 tane hayvanın olduğu çiftlikte şimdi bir tane süt ineğim kaldı” diyerek şöyle konuştu:

Çanakkaleli üretici Halil Kaya, “Ulusal Süt Konseyi’nin verdiği fiyatı kabul etmiyoruz. Süt üreticileri olarak bu durumu kınıyoruz. Çiftçiler olarak girdi maliyetleriyle ayakta kalmamız çok zor. Ulusal Süt Konseyi'nin tekrar toplanarak adil bir fiyat vermeleri için adım atmalarını istiyoruz. Girdi maliyetleri şu an yüzde 300-350'ye varan artışlar göstermekte. Bizler bu şekilde ayakta kalamayız. Gebe hayvanlarımız kesime gidiyor" dedi.

Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkanı Tevfik Keskin, USK’nın süt fiyatıyla ilgili, “Tarım ve Orman Bakanlığı konseyle beraber adaleti tesisi etmiştir. Konsey doğru karar almıştır” diyerek kararı olumlu bulduğunu ancak birkaç eksikliğin olduğunu belirtti.
ANKA Haber Ajansı’na açıklama yapan Keskin, şunları söyledi:

Keskin, görüşmelerde “Ekim’den itibaren arpa ve mısırın üreticiye ucuza verileceği” bilgisinin kendisine iletildiğini belirterek, Maliye Bakanlığı’na ilettikleri da talepleri şöyle sıraladı:

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Baki Remzi Suiçmez ise Bakan Nebati'nin açıklamalarını akıl dışı bulduklarını belirterek, ANKA'ya şunları söyledi:

“Hayvanı bıraktık. Bunun sebebi sütten para kazanamamak. Zarar zarar nereye kadar? Biz defalarca Ankara’ya gittik. Bir kere olsun ‘siz buraya niye geldiniz?’ diyen olmadı. Olmadıkları için yoğurdu sütü her şeyi pahalı yiyecekler. Metropolde beton kemirsinler artık. Biz bu üretimi bıraktık artık. Sadece kendi ihtiyacımı karşılayacağım bir inek. Kim ne yerse yesin. Artık daha fazla zarar edip atalardan, dedelerden kalan topraklarımı, evimi barkımı satamayacağım. Neymiş süte zam gelince enflasyon artıyormuş? Enflasyonu artıran mazot. Yerinde saman 1500 lira, buraya gelince 3 bin liraya çıkıyor. Neden, mazot ve nakliye. Mazotu düşüren yem düşer, elektriği düşünsün üretim artsın. Üre gübresi atamadığım için bu sene silajlık tarlalardan üretim alamadım. 35 ton aldığım yerden 23 ton aldım. Çiftçi bu kadar bezdirilir mi? Çocuklarım yurtdışına gitmek istiyor”
“Tarım ve Orman Bakanlığı konseyle beraber 2016’dan beri yanlış olan sistemi değiştirmiş, adaleti tesis etmiştir. Sanayici arkadaşlar toplantıda şerh koydu. ‘Bunu kabul etmiyoruz’ dediler. Sanayicinin masrafları daha öncesinde üreticilere yüklenmişti. Bunun değişmesini istemiyorlar. 7 buçuk liranın az olduğunu kabul ediyoruz ama karar olarak düzgün bir karardır. Üretici grubu neden tepki göstermiştir anlamış değilim.
Maliye Bakanlığı, ‘Süte zam yok’ dedi. Ama süt ürünlerini üreticiler üretmiyor ki. Ben sadece çiğ sütten sorumluyum. Tereyağı, peynir üretmiyorum. Burada sanayiciye bakması lazım, bizim dahilimiz yok. Bugün karşı çıkan üreticilere soruyorum. Sanayicinin karşı çıktığı yerde biz neden karşı çıkalım? Sanayici işine gelmeyene karşı çıkar mı? Bazı sanayiciler masrafları vermek isteyebilirler üretici ve sanayici arasında böyle sıkıntılar çıkabilir. Konsey süt fiyatını yenilemedi, sistemi düzeltti.”
“Maliye Bakanlığı’na, ‘Enflasyondan dolayı çiftçiyi korumak istiyorsa konseyden çıkan fiyat üreticiyi istenen fiyat olsun’ dedim. Süt desteğinin en 1 lira olmasını istedik. TMO’nun ucuz verdiği arpa ve mısırın örgütler üzerinden verilmesini istedik. Büyük üreticiler alabiliyor, küçük üreticiler masraflarını karşılayamadığı için alamıyor.”
"Sütteki en önemli maliyet yem. Ulusal Süt Konseyi kendi bağlamıştı. Demişti ki, ‘parite bire birin altına düştüğünde çiğ süt referans fiyatını yenileyeceğim güncelleyeceğim.' O konuda Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bize göre akıl dışı bir açıklaması oldu. O da şu, 'süt fiyatlarını artırırsak yem fiyatları artar o nedenle biz çiğ süt fiyatlarını baskılıyoruz.' Peki bunun sonucu ne? Bunun sonucu maliyetlerinin altında kalan fiyatlarla üreticinin süt hayvanlarını kesime göndermesi, bunun et boyutunu etkilemesi, hayvan ithalat edilecek olması…
Temel madde yem. Yem fiyatını düşürtürsek zaten çiğ süt fiyatını arttırmaya gerek yok ama şu anda maliyetin 9 liralar olduğu bir yerde referans fiyat bu defa net 7 buçuk lira olarak açıklandı. Şu anda çiğ süt referans fiyatı artırılmış gibi yürütülen algı operasyonu son derece yanlıştır. Çiğ süt referans fiyatının yemin 9 lira olduğu yerde 10 TL üzerinde olması gerekir ki süt hayvanları kesilmesin ve biz süt ve süt ürünleriyle et ve et ürünlerinde pahalı ürün tüketmeyelim."