25.03.2021, 09:11 103

Korku duygumuzu yönetebilmek

Hiçbir şeyden korkmayan kimse, herkesin korktuğu adam kadar kudretlidir” der Alman yazar Schiller. Kur’an’da “Allah’tan korkun!” vurgusu insanları Allah’tan korkutmak için değil bilakis Allah’tan başkasından korkmayan cesur bir bilinç inşa etmek içindir.

Cesaret kelimesi Arapça, risk alan ve tehlikeye atılan demektir. Arap, “casara” dediği zaman bunun anlamı o kimse bir dere veya vadiyi geçti anlamındadır. Nitekim “cisr” kelimesi köprü anlamına gelir. Dolayısıyla cesur tehlikeye rağmen yoluna devam eden kimse demektir. Nitekim Nietzche, “Korkarak yaşarsan hayatı sadece seyredersin” diyerek cesaretin önemine atıf yapar.

Korkuyla yaşayanın hayatında mutlu olma ihtimali yoktur. Zira korkak insan, hayatı sadece pencereden seyreder. Hayat kitabı Kur’an’da, Rabbimizin el Kadir oluşuna yapılan sık vurgu ve yine el Malik olduğunu sürekli hatırlatması insanoglu’nun hayata karşı mukavemetini güçlendirmek içindir.

Kur’an’da anlatılan başta ashab-ı Kehf olmak üzere çoğu kıssa insan yüreğine musallat olan korku zilletini tedavi etmek amaçlıdır. Zira korkak bireyler veya topluluklar yaşadıkları cemiyetin edilgen nesnesi olarak kalmaya mahkum olurlar.

Yıllardır mahkumlarla çalışan biri olarak diyebilirim ki insan benliğini çepeçevre saran en büyük korku dışlanma korkusudur. Hatta insanlar, hapise girmekten çok dışlanmaktan korkarlar. Insan benliği böyle bir şey! Acıdan, dayak yemekten, hatta işkence edilmekten ve bazen ölmekten dahi korkmaz ama ayıplanmaktan ve dışlanmaktan çok korkar.

Insanoglu’nun bu zayıf yönünü bilen toplum mühendisleri ise zorbalıklarını dikte etmek için yöntem olarak itibar suikiasti diye bir şey icat etmişlerdir. Insanlar’ ın özel hallerini deşifre ederek onları yaşadıkları toplumda dışlanma tehlikesi ile karşı karşıya bırakırlar.

Kur’an, mü’minleri tanıtırken Kur’an’da Maide suresinin 54. ayetinde “ …Onlar kınayıcıların kınamasından korkmazlar..” der. Ayette “ … velâ yeḣâfûne levmete lâim” ayetindeki “levm” kelimesi kınamak demektir. Evet, kınanmaktan korkanların bu hayatta başarılı olma ihtimali olamaz. “Baskaları ne der” diye bir put vardır ve o puta tapanlar hayatlarında huzuru inşa edemezler. Onun için bir şair “Ben melamet hırkasını kendim giydim eynime - Aru namus şişesini tasa çaldım kime ne!” diyerek yüreklere cesaret üfler.

Evet, mahkum dahi olsa insanlar hapishane içinde arkadaşları tarafından kınanmaktan korkuyorlar. Oysa ki ne kadar ilginç değil mi? Bu insanlar suç işlerken hapishaneye düşmekten kormamislar. Bir mahkum, kendi çocuğunun yıllardır hapishanede olduğunu bilmediğini söyledi. Zindana düşmekten korkmayan insan, küçük çocuğu tarafından kınanmaktan, onun karşısında ezilmekten korkmaktadır. Bu misali kınama korkusunun insan psikolojisinde ne kadar dominant olduğunu vurgulamak için verdim.

Kınanmaktan korkmak, bazen insanın bir şeyler öğrenmesine de mani olur. Okulda bazı talebeler bilgisizlikleri açığa çıkmasın diye hocalarına soru sormaktan çekinirler. İşte bu duyguyu yönetebilmek için tevhidi bir nazariyeye sahip olmak önemlidir. Zira sadece Allah’tan hakiki korkan için diğer tehditlerin tesiri ağır olmaz. Bu hayatı tadında yaşamak için korkmamak gerekir. Zaten tevhid, hayatımıza tat katan en temel değerdir.

 Sözümü bir şiirle bitireyim:

İlahi! Ya İlahi! Ya İlahi!

Sensin padişahlar padişahı

Seni billahi bir bildim ki Birsin

şerikten hem nazirden sen berisin

Ayrı ayrı etseler de tenimi

Çevirmezem bu ikrardan dilimi

Selam ve dua ile

Yorumlar (0)
sanalbasin.com üyesidir
18
açık
Namaz Vakti 24 Nisan 2024
İmsak 04:18
Güneş 05:46
Öğle 12:42
İkindi 16:25
Akşam 19:28
Yatsı 20:50
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Whatsap İhbar Hattı