Yeni bir Bayramı daha idrak ediyoruz. Rabbim bu Ramazan Bayramı’nı yeryüzünün her coğrafyasında huzura ve mutluluğa vesile kılsın.
Bayramlar umutların tazelendiği, geçmişin muhasebe edildiği ve geleceğe dönük planların yapıldığı günlerdir.
İnsanlar her bayramda biraz daha yaşlandığını hisseder, aile efradının ne kadar geniş olduğunun farkına varır.
Her bayram gurbettekiler hatırlanır, aramaları beklenir. Gözler yollarda, kulaklar bir kapının zilinde, bir telefon sesinde, gelecek bir haberde, bir mesajdadır.
Uzaktan gelenlerle birlikte, geçmiş uzun yıllar, yad edilir bir bakıma film şeridi gibi yeniden yaşanır.
Bu bayramı biraz buruk, biraz kırgın, biraz içe kapanık yaşayacağız.
Malum dünya genelinde yaşanan pandemi durumu insanların bayram için dahi bir araya gelmesini engelledi.
ŞİMDİ MUHASEBE VE ÖZE DÖNÜŞ ZAMANI
Her bayramda geleceğe dönük planlar yapıldığına göre biz de bir dava insanı olarak hangi planlar yapılır onun üzerine durmak istiyoruz.
Bugün dava insanı, teşkilat mensubu, gençlik kadrolarına, Milko kuruluşlarına, STK temsilcilerine, kadın kollarına, ilçe teşkilatlarına düşen en önemli görev; yaptığı tüm çalışmaların ana omurgayı güçlendirmeye ve Saadet Partisi'ni iktidara taşımaya yönelik hedefler olmalıdır.
Elbette insani yardımlar çok önemlidir. İnsanların yaralarına merhem olmak, onların ruhunu ve duygularını okşamak, bayramlıklar vermek güzel davranışlardır.
Onların gönüllerini kazanmak, dini sohbetler yapmak, bir ayet bir hadis hatırlatmak gayet hoş şeyler.
Bir dernek çatısı altında çay sohbetinde muhabbet etmek, dini kardeşlik bağlarını güçlendirmek bütün bunlar gayet güzel şeyler.
Ancak şu gerçek göz ardı edilmemelidir; bireysel çalışmalarla bir yere varamayız. Gerçek dava insanın yapacağı işler ve hedefler büyük olmalı.
Şunu çok iyi bilmeliyiz ki bugüne kadar ideallerimize yönelik her icraat, bu millet adına övündüğümüz her faaliyet, başardığımız her iyi şey, yaptığımız her olumlu iş, ancak iş başında iktidarda olduğumuz dönemlerde yaptığımız şeylerdir.
Bugün eğer; İslam Birliği’nin nüvesini oluşturan D8, Kıbrıs Barış Harekâtı, Ağır Sanayi Projeleri, Manevi Kalkınma Hamleleri, Denk Bütçe, memura ve emekliye yüksek ücretlerle yaptığımız zamlar, efsane belediye hizmetleri gibi herhangi konudan bahsediyorsak; tamamı iktidar olduğumuz dönemlerdeki yaptığımız icraatlardır.
Elbette Saadet Partili olmak, doğru yerde durmak, doğru düşünmek çok önemli ancak yetmez. Önemli olan bunu “daha iyi yapma, hedefe taşıma, iktidara gitme” gayreti içerisinde olmaktır.
Mesele, durduğumuz yerin düzgün olması kadar asıl ihtiyacımız olan ideallerimizi iktidara taşımaktır.
DAVA İNSANININ GELECEK PLANLAMASI
Şimdi önümüzde 3 yıllık seçimsiz bir dönem var. Bu nedenle bu süreç içerisinde her bir dava mensubunun yapacağı en önemli şey; halkın davaya karşı oluşan duygularını desteğe/oya çevirme gayretinde olmaktır.
Toplumun nabzını iyi tutmak gerek. Faydadan çok zararı olan, ortamı gerecek ve yanlış anlaşılmaya neden olacak tartışmalardan uzak durulmalıdır.
Topluma katkısı olacak, problemlerimizin çözümüne vesile olabilecek bir gündem oluşturma hedefinde olmalıyız.
Çalışmalar, bu yönde netice almaya yönelik olmalıdır. İktidarın geldiği noktada işlediği sevap-günah ne varsa bizim de ders çıkarmamız önemlidir.
Elbette her icraat önemlidir. Her şeyi yapabilirsiniz, konuşup kitleleri peşinize takabilirsiniz, alkışlanırsınız da. Ama bunlar hep kısır kalır, inancınızı idealize edemediğiniz, hayata katamadığınız ve iş başına getiremediğiniz sürece yapılan işler kadük kalır.
Yeri gelmişken; Siyasi parti olmanın getirdiği birtakım usullere ve sözlere dikkat etmek gerekmektedir. Herkesin bizim gibi yaşamadığını veya düşünmediğini göz önünde bulundurarak önce doğru iletişim kanallarını geliştirmeli, daha sonra özel konuları tabana uygun şekilde aktarabilmeliyiz.
İnancımızı, ideallerimizi, fikirlerimizi gayretle iktidara taşımak için neler yapabiliriz? İşte 2020 Ramazan Bayramı’ndaki geleceğe yönelik hedeflerimiz, gayretlerimiz bu yönde olmalıdır.
