İstanbul, Sevgili Peygamberimiz’in (S.A.S.) Müslümanlar tarafından fethedileceğini müjdelediği kutlu belde. Rabbim bu diyarı Boğaziçi başta olmak üzere müstesna güzelliklerle yaratmış ve 1453’te Müslümanların yed-i eminine vermiş. Son zamanlarda İstanbul’a bir haller oldu. Gökdelenler, tarihî silüeti bozdu. Dolmabahçe Sarayı’nın, caminin hemen arkasında gulyabani gibi, dev gibi öcü bir bina… Bu ucube yapı bir iken on oldu, yirmi oldu, sonraları yol oldu, sayısı belirsiz oldu.
Üsküdar’da Yeni Valide Camii’nde (Valide-i Cedid Camii) ikindi namazını kılayım dedim, baktım, caminin kıbleye gelen duvarını kaplayan koca Kâ’be örtüsünün yeri boş. Camide güvenlik görevlileri vardı, sordum. “Çalındı” dedi. Çalındıktan sonra güvenlik görevlileri gönderilmiş, onlar da boş çerçeveyi koruyorlardı. Bu gidişte yine camiye gittim, baktım, Kâ’be örtüsünün olduğu çerçeveyi de kaldırmışlar. Güvenlik görevlilerini de… Herhalde camide çalınacak bir şey kalmadığı için.
Sultan III. Ahmet tarafından validesi için yaptırılan ve söz konusu dönemin sembol eserleri arasında yer alan Valide-i Cedid Camii’nde mihrabın solunda bulunan büyük pano içindeki 18. yüzyıldan kalma (muhtemel ki cami ile muasır) Kâ’be örtüsünün yeri boş durumda.
Burhan Bozgeyik'in yazısının devamı için tıklayın...
Bir yok oluş hikâyesi!
Bir yok oluş hikâyesi!
Beyzade Haber Beyzade Haber
GÜNDEM
Son günlerde özellikle sosyal medyada gündem Kız Kulesi’nde yapılan tadilat ve bu tadilat çerçevesinde ortaya çıkan ilginç görüntüler.
Paylaş: