Flaş Haber
Ümmetin Habibullah Hasreti
İslam Barış Gücünü kurmak zorundayız
Malatya İnönü Üniversitesi Bilgi ve Erdem Topluluğu, geçtiğimiz gün Millî Gazete yazarı ilahiyatçı Dr. Abdülaziz Kıranşal’ın konuşmacı olarak katıldığı “Filistin Bizim Neyimiz Olur?" başlıklı bir konferans düzenledi.
GÜNDEM
16.05.2024, 04:35
1
Malatya İnönü Üniversitesi Bilgi ve Erdem Topluluğu, "Filistin Bizim Neyimiz Olur?" başlıklı bir konferans düzenledi. Millî Gazete yazarı ilahiyatçı Dr. Abdülaziz Kıranşal’ın konuşmacı olarak iştirak ettiği konferansa öğrenciler, akademisyenler ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Filistin halkının haklı mücadelesi ve Gazze’de 7 Ekim’den bu yana yaşanan soykırıma dikkat çekilen konferansta, Müslümanların bu süreçte üstüne düşen vazifeler konuşuldu. Konuşması boyunca ‘direniş ruhu’ vurgusu yapan Abdülaziz Kıranşal, Siyonizm hakkında önemli bilgiler verdi.
HAMAS ve El Kassam Tugaylarının Müslümanlara bir şeyleri yeniden hatırlattığını belirten Millî Gazete yazarı ilahiyatçı Dr. Abdulaziz Kıranşal, “Gazze’deki mücahitler İslam'ın savunulması gereken bir ideoloji değil, yaşanılması gereken bir din olduğunu hatırlatıyor. Gazze'de direnen mücahitler, Kassam Tugayları nasıl mücadele ediyorlar ve bu duruşu nasıl elde ediyorlar diye baktığımız zaman bunun arkasında huşuyla kılınmış ve cemaatle kılınmış namazlar olduğunu görüyoruz. Yine büyük bir huşuyla okunmuş Kur'an görüyoruz. Allah'ı zikir görüyoruz. Yani İslam'ın yaşandığına, aile hayatıyla, akrabalık ilişkileriyle, komşuluk ilişkileriyle yaşandığına şahitlik ediyoruz. Siyonist İsrail’e karşı sadece kınamayla, sadece sözle mücadele etmek mümkün değil. En son ne zaman Kur'an'ın, ‘ibret alın, ey akıl sahipleri’ ayetinden ve emrinden ibret aldığınızı hatırlıyor musunuz?” ifadelerini kullandı.
Siyonizm’in küresel gücüne karşı Müslüman ülke yöneticilerinin sessizliğine dikkat çeken Kıranşal, "Hatırlıyor musunuz, ilk bombalı saldırı gerçekleştiği zaman, Şifa Hastanesi ilk kez bombalandığı zaman dünyadaki emperyalist ülkeler nasıl da İsrail'in arkasında saf oldular. Bizim elli yedi İslam ülkesi neredeydi o sırada? Kınama yapıyordu. Şiddetli bir şekilde kınama yapıyordu. Bu hafta yeniden toplandılar. Gene çok şiddetli bir şekilde kınadılar. Halbuki onlar bombalarla, füzelerle, kurşunlarla bize zulmediyorlarsa bunun karşılığını da ancak bombalarla, füzelerle ve kurşunlarla verebilirsiniz. Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, NATO, UNESCO, UNICEF, FIFA, UEFA, NBA, Dünya Bankası, IMF, faizli ekonomik sistem, askeri sistem. Dünya çapında muazzam bir sistemle birlikte Siyonizm Müslümanların üzerine saldırıyor, Gazze'ye saldırıyor. Allah aşkına biz bu muazzam sisteme karşı sadece konferans yaparak başarılı olabiliriz miyiz?” şeklinde konuştu.
Erbakan Hoca’nın Siyonizm’le mücadelesini hatırlatan Kıranşal, “Allah ona rahmet eylesin. Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın Enfal Sûresi’nde ömrünü adadığı bir ayet vardı. Rabbimiz o ayette buyuruyor, ‘Kâfirler birbirlerinin dostudurlar ve yardımlaşırlar. Eğer siz de onlar gibi yardımlaşmazsanız yeryüzünde büyük bir fitne çıkar, bozguna uğrarsınız.’ Nasıl yardımlaşıyor kâfirler değil mi? Elli yedi İslam ülkesi, iki milyar Müslüman’ın Rabbimiz emrine uyarak yardımlaşması gerek. Onların bir NATO'su varsa bizim de İslam Barış Gücü’nü kurmak zorundayız. Onların UNESCO'su, UNICEF'i varsa bizim de İslam Kültür İşbirliği Teşkilatı'nı kurmamız gerek. Onların faizci sömürü sistemi varsa bizim de faizsiz ekonomik sistemi kurmamız gerek. Onların doları, avrosu varsa biz de İslam dinarını hayata geçirmek zorundayız. Ne diyor Erbakan Hocamız? ‘İslam dinarını hayata geçirmek Siyonistler için atom bombasından daha tehlikelidir.’ Ancak böyle onlarla mücadele edebiliriz" diye konuştu.
HAMAS ve El Kassam Tugaylarının Müslümanlara bir şeyleri yeniden hatırlattığını belirten Millî Gazete yazarı ilahiyatçı Dr. Abdulaziz Kıranşal, “Gazze’deki mücahitler İslam'ın savunulması gereken bir ideoloji değil, yaşanılması gereken bir din olduğunu hatırlatıyor. Gazze'de direnen mücahitler, Kassam Tugayları nasıl mücadele ediyorlar ve bu duruşu nasıl elde ediyorlar diye baktığımız zaman bunun arkasında huşuyla kılınmış ve cemaatle kılınmış namazlar olduğunu görüyoruz. Yine büyük bir huşuyla okunmuş Kur'an görüyoruz. Allah'ı zikir görüyoruz. Yani İslam'ın yaşandığına, aile hayatıyla, akrabalık ilişkileriyle, komşuluk ilişkileriyle yaşandığına şahitlik ediyoruz. Siyonist İsrail’e karşı sadece kınamayla, sadece sözle mücadele etmek mümkün değil. En son ne zaman Kur'an'ın, ‘ibret alın, ey akıl sahipleri’ ayetinden ve emrinden ibret aldığınızı hatırlıyor musunuz?” ifadelerini kullandı.
Siyonizm’in küresel gücüne karşı Müslüman ülke yöneticilerinin sessizliğine dikkat çeken Kıranşal, "Hatırlıyor musunuz, ilk bombalı saldırı gerçekleştiği zaman, Şifa Hastanesi ilk kez bombalandığı zaman dünyadaki emperyalist ülkeler nasıl da İsrail'in arkasında saf oldular. Bizim elli yedi İslam ülkesi neredeydi o sırada? Kınama yapıyordu. Şiddetli bir şekilde kınama yapıyordu. Bu hafta yeniden toplandılar. Gene çok şiddetli bir şekilde kınadılar. Halbuki onlar bombalarla, füzelerle, kurşunlarla bize zulmediyorlarsa bunun karşılığını da ancak bombalarla, füzelerle ve kurşunlarla verebilirsiniz. Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, NATO, UNESCO, UNICEF, FIFA, UEFA, NBA, Dünya Bankası, IMF, faizli ekonomik sistem, askeri sistem. Dünya çapında muazzam bir sistemle birlikte Siyonizm Müslümanların üzerine saldırıyor, Gazze'ye saldırıyor. Allah aşkına biz bu muazzam sisteme karşı sadece konferans yaparak başarılı olabiliriz miyiz?” şeklinde konuştu.
Erbakan Hoca’nın Siyonizm’le mücadelesini hatırlatan Kıranşal, “Allah ona rahmet eylesin. Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın Enfal Sûresi’nde ömrünü adadığı bir ayet vardı. Rabbimiz o ayette buyuruyor, ‘Kâfirler birbirlerinin dostudurlar ve yardımlaşırlar. Eğer siz de onlar gibi yardımlaşmazsanız yeryüzünde büyük bir fitne çıkar, bozguna uğrarsınız.’ Nasıl yardımlaşıyor kâfirler değil mi? Elli yedi İslam ülkesi, iki milyar Müslüman’ın Rabbimiz emrine uyarak yardımlaşması gerek. Onların bir NATO'su varsa bizim de İslam Barış Gücü’nü kurmak zorundayız. Onların UNESCO'su, UNICEF'i varsa bizim de İslam Kültür İşbirliği Teşkilatı'nı kurmamız gerek. Onların faizci sömürü sistemi varsa bizim de faizsiz ekonomik sistemi kurmamız gerek. Onların doları, avrosu varsa biz de İslam dinarını hayata geçirmek zorundayız. Ne diyor Erbakan Hocamız? ‘İslam dinarını hayata geçirmek Siyonistler için atom bombasından daha tehlikelidir.’ Ancak böyle onlarla mücadele edebiliriz" diye konuştu.