ABD'den Erdoğan'ın KKTC planına ret: Yaptırımlar geçerliliğini koruyor

ABD, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın KKTC için sunduğu iki devletli çözüm önerisini reddetti. ABD ayrıca, Türkiye'ye S-400 yaptırımlarının geçerliliğini koruduğunu, Rusya'dan ek büyük silah alımları durumunda yeni yaptırımların gündeme geleceğini açıkladı.
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşarı Victoria Nuland, Türkiye ile ilişkiler konulu Senato oturumunda senatörlerin sorularını yanıtladı. ABD yönetiminin Rus S-400 füze savunma sistemleri alımıyla uyguladığı yaptırımların yürürlükte olduğunu hatırlatan Nuland, Rusya'dan yeni büyük silah sistemlerinin satın alınması durumunda yeni yaptırımların devreye gireceği uyarısı yaptı.
DW Türkçe'nin aktardığına göre, Türkiye, S-400 alımları nedeniyle ABD'nin Rusya'ya karşı çıkardığı CAATSA (ABD'nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası) çerçevesinde Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı'nı (SSB), Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir ve Başkanlık yetkililerinden Mustafa Alper Deniz, Serhat Gençoğlu ve Faruk Yiğit'i yaptırım listesine dahil etmişti.

Rus devletine bağlı savunma sanayisi ihracat şirketi Rosoboronexport'un CEO'su Aleksander Mikheyev dün yaptığı açıklamada, Türkiye'ye yeni parti S-400 sistemleri sevkiyatı için bir proje geliştirdiklerini ve projenin önümüzdeki aylarda tamamlanmasını beklediklerini açıklamıştı. Mikheyev, görüşmelerin nihai aşamada olduğunu, teknolojik iş birliği için bir program ve mali model oluşturma sürecinde bulunduklarını kaydetmişti.
Rusya, ABD'nin S-400'ler nedeniyle Türkiye'yi F-35 savaş uçağı projesinden çıkarmasının ardından Türkiye'ye Su-35 ve Su-57 uçakları satmaya hazır olduğunu bildirmişti.

Nuland, Erdoğan'ın Kuzey Kıbrıs ziyareti sırasında açıklanan, Maraş bölgesinin yüzde 3,5'lik bölümünün açılması adımına da değinerek Türkiye'yi bu kararı geri almaya çağırdı.
"Kıbrıs'a barış ve istikrarı sadece Kıbrıslıların öncülüğünde, iki bölgeli, iki toplumlu bir sürecin getireceğine inanıyoruz" diyen Nuland, Maraş'ın açılması kararını "provokatif" ve "kabul edilemez" bulduklarını ve kararın geri alınması çağrısını Türk yetkililere de bizzat ilettiğini kaydetti.