Dolar’ın Euro’yu yakalaması “beklenen bir şeydi”

20 yılın en düşük seviyesini gören Euro/ Dolar paritesi döviz piyasalarında tarihi zamanların yaşanmasına neden oldu. Küresel ekonomide büyük etkilere neden olan bu döviz hareketini Millî Gazete’ye değerlendiren Ekonomist Prof. Dr. Osman Altuğ, “Halen bir şekilde güçlenen Amerikan ekonomisinin karşısında Euro bölgesindeki sorunlar da giderek derinleşiyor. Bunun kısa vadede değil de uzun vadede etkileri daha fazla olur. Dolar’ın Euro’yu geçmesi beklenen bir şeydi” dedi.Koronavirüs pandemisiyle başlayan küresel ekonomik krizin etkileri halen daha gösteriyor. Geçtiğimiz günlerde döviz piyasalarında tarihi bir gün yaşandı. 20 yılın en düşük seviyesini gören Euro/Dolar paritesi 0,9971’e kadar geriledi. Amerika’nın enflasyon verilerini açıklamasının ardından yukarı yönde harekete geçen Dolar, Euro’yu geride bıraktı. Bu artışa göre geçtiğimiz gün doların alış değeri 17,620 TL’ye çıkarken satış değeri de 17,660’ oldu. Buna karşı Euro’nun alış değeri 17,550 TL, satış değeri ise 17,600 TL oldu. Rusya- Ukrayna Savaşı ve koronavirüs pandemisinin etkisinin büyük olduğu bu tarihi döviz hareketliliğini Ekonomist Prof. Dr. Osman Altuğ ile konuştu. Millî Gazete’ye özel açıklamalarda bulunan Osman Altuğ, doların Euro’yu geçmesinin Türkiye’yi nasıl etkileyeceğini de anlattı.

Euro’nun dolar karşısında değer kaybının sebeplerine işaret eden Ekonomist Prof. Dr. Osman Altuğ, “Bir para biriminin değerini üretim gücü belirler. Üretimi fazla olan bir ülkenin para biriminin de değerinin yüksek olması gayet doğaldır. Euro’da Avrupa Birliği’nin para birimi ve o coğrafya da yaşananlar Euro’nun değerini de etkiliyor. Avrupa Birliği’nde sadece Almanya, Fransa ve İtalya gibi nispeten daha güçlü üretim ekonomileri yok. Romanya, Bulgaristan ve Yunanistan gibi ülkeler de var. Ürettiğinden daha çok tüketen bu ülkelerin Euro’ya olan baskısının bir sonucunu görüyoruz. Bu açığı kim kapatmaya çalışıyor? Almanya. Ancak Almanya’nın da gücü bir yere kadar dayandı” ifadelerini kullandı.

Amerika’nın küresel ekonomideki gücünü de hatırlatan Osman Altuğ, “Kim ne derse desin Amerika halen daha üretim ve finans çevrelerinde lider ülke konumunda. Tüm dünya faizle para toplarken Amerika faizsiz para topluyor. Bunun yanı sıra petrol zengini Araplar da Amerika’yı güvenli liman olarak görüyor. Amerika Arap ülkelerinin hem parasını hem de petrolünü yönetiyor. Bu da doların Euro karşısında güçlenmesine neden oldu. Buna karşı Avrupa’da enerji sorunu ve Rusya-Ukrayna Savaşı’na dayalı bir kriz var ve her gün derinleşiyor. Yani halen bir şekilde güçlenen Amerikan ekonomisinin karşısında Euro bölgesindeki sorunlar da giderek derinleşiyor. Bunun kısa vadede değil de uzun vadede etkileri daha fazla olur. Doların Euro’yu geçmesi beklenen bir şeydi” şeklinde konuştu.

OSMAN Altuğ, Euro/Dolar paritesindeki değişikliğin Türkiye ekonomisini nasıl etkileyebileceğine de değinerek, “Türkiye olarak büyük bir ölçüde dolar cinsinden ithal edip Euro cinsinden ihraç ediyoruz. Euro’nun dolar karşısında değer kaybetmesi de burada ilk bakışta bizim zararımıza gibi gözüküyor. Ancak bizim ithalatımızın büyük bir bölümü petrol. Peki, biz Avrupa’ya petrol veya petrol ürünü mü ihraç ediyoruz? Hayır. Dolayısıyla bizim için hiç fark etmez. Güçlü bir ekonomi olmadığımız için Euro/Dolar paritesindeki değişiklik bizi etkilemez. Kaldı ki bizim ülkemizdeki mevduat hesaplarının büyük bir bölümü dolar üzerinden. Vatandaş da birikimlerinin büyük bir bölümünü dolar üzerinden yapıyor. O yüzden Euro/Dolar paritesindeki değişikliklerden önce Türkiye ekonomisinin düşünmesi gereken daha büyük sorunlar var” diye konuştu.